Turizm Taşımacıları Derneği (TTDER) GENEL SEKRETERİ VE İTO MECLİS ÜYESİ MEHMET ÖKSÜZ
Turizm taşımacısı imtiyaz değil ‘ADALET’ istiyor
İstanbul UKOME, UBER’in önünü keseceğim diye bizim 9+1 turizm araçlarımıza da yol belgesi vermemeye başladı. Araçlarımızı çalıştıramaz olduk. 9+1 meselesini açayım biraz: Aldığımız araçlar, Almanya’dan 13+1 olarak geliyor. Biz bunları 9+1 yapıyoruz; bunun sebebi ise şudur: Dışarıdan gelen misafirlerimizin çoğunun 8-9 valizi var ve bu bagajlar 14+1 araca sığmıyor. Biz de mecburen uzun aracı 9+1 yapıp bağaj kapasitesini artırıyoruz. Bunca zamandır da sistem böyle yürüyordu; hiçbir sıkıntı yoktu. Ama şimdi bakıyorsunuz UKOME bu araçlarımıza belge vermiyor. Neymiş gerekçe; UBER’in önünü kesiyorum. Aslında UBER’in ekmeğine yağ sürülüyor. Şöyle ki, bizim D2 belgemizin fiyatı 50 bin lira idi. Bizler bu parayı verip belge aldık. Bakanlık, ne hikmetse D2 belge fiyatını 50 binden 10 bine düşürünce, önüne gelen belge alıp UBER’de çalışmaya başladı. Gerçekten de UBER’in önünü kesmek istiyorsanız, belge fiyatlarını yükseltirsiniz. Hem biz bakanlığa bağlı belgeli taşımacılar değil miyiz; UKOME neden bize yol belgesi şartı koşuyor? UKOME’ye mi bağlıyız, bakanlığa mı; bunu bilelim ki biz de ona göre hareket edelim.
Bizim bir de muayeneden yana ciddi sıkıntılarımız var. Aracımızı karayolu muayene istasyonlarında muayene etmek için bir haftamızı harcıyoruz. Bu da yetmezmiş gibi bu aracı bir de UKOME’de muayene yaptırmamız isteniyor. Randevu ve 4-5 saatlik muayene derken, bir haftamız da öyle gidiyor. Bizler zamana bağlı çalışanlarız. Bir muayene için 15 günümüzün heba olması demek, büyük kayıp demektir.
Tahdit turizmciye de verilmeli
Gelelim plaka tahdidine… Servis ve okul taşıtları gibi bizler de taşıt kartı için aynı ücreti ödeyip şehiriçi çalışma belgesi almıştık. Ne oldu; UKOME servise, okula plaka tahdidi verirken, bizim belgelerimizi iptal etti. Bu bir çifte standarttır. Madem onlara tahdit veriyorsan, belge için para aldığın turizm taşımacılarına da bu hakkı vermelisin. Bu çifte standardın sonuçlarına bir bakalım: İstanbul’da 34 plakalı olmayan hiçbir servis aracı yoktur. Oysa turizm tarafına bakın ; Diyarbakırlısı, Hataylısı, Suriyelisi, Iraklısı; sayın sayabildiğiniz kadar; her her yerden turizm araçları gelip elini kolunu sallaya sallaya çalışabiliyor.Devletine vergi veren, ülkeye döviz kazandıran turizm taşımacısına yazık değil mi..?
TTDER Genel Sekreteri
Mehmet ÖKSÜZ
